Gerçek bir Hikaye

(Almanya'da, bir hapisanede, Tanıklık yapan genç bir Alman'ın gerçek hikayesi. çeviren: Markos Bülent)

Bugün zamanı geldi, artık yaşadıklarımı ; hüzünler  ve acılarla dolu hikayemi sizlerle paylaşmalıyım.

Şu anda hapishanedeyim. Geriye dönüp baktığımda, yaşadıklarım bir film şeridi gibi gözlerimin önünden geçiyor. Çocukluk günlerimi hatırlıyorum. Tüm diğer çocuklar gibi; beklentilerim, büyük hayallerim, ulaşmak istediğim emellerim vardı. Bana çocukluğumun normal geçtiğini söylemekteler, herkes değişik düşünebiliyor bu konuda. Bana göre tüm herşey, ailemin iş değişikliği nedeniyle ; hayallerimi süsleyen, kasabamdan ayrılıp; ilk gördüğüm an mutsuz olacağımı hissetiğim yeni şehre gelmemizle başladı. 8 yaşında idim. 

Hayatımdaki herşey adeta birden bire değişmişti. Ansızın kendi küçük dünyamdaki herşeyden koparılmıştım. Karşılaştığım hüzünler, bir süre sonra etkisini göstermişti. Kekelemeye başlamış, ağzımı bile zor açmaktaydım. İçime kapanmıştım. Kendime güvenimi kaybetmiştim. Çaresizdim ; çünkü bana yol gösterecek, rehberlik edecek kimsem yoktu. Öyle ki ; 17 yaşındayken farkedilmek, yaşadığımı hissettirmek için birkaç kez yapmacık intiharlara kalkıştım .İlerleyen zamanlarda, hayatıma yeni bir şey girmişti. Uyuşturucu kullanmaya başlamıştım. Problemlerimin çözümünde uyuşturucunun, bana yardımcı olacağını düşünüyordum. Hayata ve insanlara karşı hiçbir sorumluluk duygum kalmamıştı.Sadece kendime kötülük yapmakla kalmıyor ; çevremdekileri de incitmeye başlamıştım. Başka insanları, kendi amaçlarım için kullanıyor, kimseye saygı göstermiyor ve kimse için kendimi alçaltmak istemiyordum.Bu böyle yıllarca devam etti. Kötülüklerle çevrili cehennem misali kararmış dünyamdan, beni bu karanlığa iten kötü alışkanlıklardan kurtulmayı, huzura kavuşmayı çok istedim. Bunun için kendimle çok mücadele ettim. Şu an 33 yaşındayım ve ikinci kez hapishanedeyim. Demir parmaklıklarla örülü, bu kahrolası yerde bulunma nedenim yine kötü alışkanlıklarım. Bir akşam, hapishanede yapılan anons dikkatimi çekti. Anonsta ; M-Maus grubunun geldiğini ve isteyenlerin onlarla sohbet edebileceğini söylediler ,,, Vakit geçirmek , zaman doldurmak amacı ile onlarla konuşmak istediğimi bildirdim. İnanamıyordum, insanları incitmiş, kırmış bizim gibi suçlularla beraber olmayı, konuşmayı isteyen kişilerin olduğuna inanamıyordum. M-Maus grubuyla birlikte Kutsal Kitaptan bölümler, ayetler okumaya başladık.Çok önceleri İncil' i elime bir kez almıştım ; ancak ne işe yaradığını bilmiyordum.

O akşam toplantıdaki birisi bana ; Kutsal Kitapla ilgili ne düşündüğümü sorduğunda, nasıl cevap vereceğimi bilemiyordum, Tanrı'nın kutsal sevgi sözleri ile dolu olan bu kitap beni çok uzak dünyalara götürmüştü. Öyle ki ; toplantıda konuşulanları bile duyamamış, hatta acılarımı, tüm sorunlarımı unutmuştum. Sanki ; çok yükseklerde, bulutların arasında kaybolmuştum.

O gece çok uzun süre Kutsal Kitabı okudum. Bugün ; yaşantımın vazgeçilmezi olan Kutsal Kitaptan ayrı kalmayı düşünemiyorum. Rab İsa'ya teşekkür ediyorum. Çünkü; bana verdiği kuvvet sayesinde, kendi günahlarımın farkına vardım. Çok yakın zamanda affedilmem için Rab'bin huzuruna çıkıp, günah çıkaracağım. Rab 'bin huzuruna alçakgönüllü bir günahkar olarak çıkmak, yaptığım tüm günahlarımı ona itiraf etmek istiyorum.Geçmişte kalan, nefret ettiğim, olumsuzluklarla dolu hayatı geride bırakıp, ömrümün kalan kısmını Rab' bin ellerine bırakmak istiyorum. Çünkü ; Rab İsa ve onun sevgisi olmadan hayatımın bir anlamı olmayacak. Bunu çok iyi biliyorum.Tanrı'nın beni yönlendirmesini, maddesel bu dünyadan, yanlışlarla dolu hayatımdan kurtarmasını ve yarınlarımın daha güzel olmasını arzu ediyorum.Biliyorum ki ; Tanrı benim ışığım ve kurtuluşum. Rab İsa sadece benim değil , O’nun Tanrının oğlu Mesih İsa olduğuna inanan herkesin kurtuluşu. Kötülüklerle, şeytanın tuzaklarıyla dolu,Tanrı' nın varlığını bilmek istemeyen bu dünyada ; Rab İsa sayesinde kendimi güvende hissediyorum.
Tanrı 'ya teşekkür ediyorum. Benim gözümü açtığı ve yarınlara tekrar ümit ile bakmama yardım ettiği için. Son olarak söylemek istediğim ; Tanrı ile beraber gidin, kendinizi O'na bırakın, O sizi yönlendirsin. Çünkü ; bizim için en iyi olanı bir tek O biliyor.